Color of The Year (Yılın Rengi) 2021 açıklanmış:

Kovid başlamadan 15 gün önce, bu favori rengin cazibesine kapılıp, bu sene evimizi açık gri boyattık ama daha koyusunu düşünenler olursa şimdiden demek isterim duvarda sıva etkisi yaratıyor. Favori renklerim arasında tabiki Londra kırmızısı, pandemiden bu yana yeni normalimin rengi ‘yeşil’ olduğunu herkes bilir.

Her sene bir renk seçiliyordu, bu sene ise 2 renk seçildi.

✔️ Ultimate Gray
✔️ Illuminating : Illuminating’i aydınlatıcı sarı ya da parlak sarı olarak çevirmek mümkün.

Ultimate Gray, Illuminating anlamına baktığımda,

karamsarlığı / iyimserliği,
dinginliği / dinamizmi,
hızı / kontrolü
harcamayı / tutumluluğu
bir arada temsil ediyorsa “Biraz manik depresif bir sene olacak” mesajını mı barındırıyor kimbilir?

İlkbahar aylarında coşkunluk yaratan, sonbahar aylarında çökkünlük oluşan manik depresyonsa, psikoterapinin ilgi alanında yer alıyor. Psikoterapi uzmanlarının manik depresyon hastalarına tedavilerinin yanı sıra alkol ve madde kullanımının olmamasını, düzenli beslenmelerinin gerektiğini günlük hayatlarında ise bu 3 öneriyi atlamamalarını tavsiye ediyor:

35 – 50 dk açık hava yürüyüş
6-8 saat uyku
ve Nefes egzersizleri

 

 

 

Yaşam koçu MERT ÇUHADAROĞLU yazısından yola çıkarak, 2025 yılında açılacak mutluluk kumbarası!

İnsanın değişik bir yapısı var, bizi üzen, mutsuz eden en küçük olayı bile üzerinden uzun zaman geçse bile hatırlıyoruz maalesef. Diğer yandan bizi mutlu eden şeyleri kısa süre içinde unutabiliyoruz.

Pandemi sürecinden bu yana ailemle ve yegenlerimle her hafta bizi mutlu eden küçük şeyleri tarihiyle birlikte küçük bir kağıda not alıp katlayıp kumbaranın içine atıyoruz. Kimsenin ne yazdığını bilmediği mutluluk notlarının biriktiği kumbarayı 2025 yılında açmayı planlıyoruz. Mutlu olduğumuz küçük anları hatırlamak genellikle bugünkü mutluluğumuza da olumlu katkı yapıyormuş. Bu egzersizle bu konuda daha dengeli bir yaklaşım sergilememizi sağlıyor.

Mutluluk kumbarası uygulamasını ailecek de uygulayabilirsiniz, aile olarak hepinizi aynı anda mutlu eden olayları yazıp içine atacağınız ve bir süre saklayacağınız bir kutunuz olabilir.

Mutluluk bu şekilde biriktirilebilir mi bilmiyorum ama bence denemeye değer.

Mevlevilik tarikatının ibadet ettikleri ve yaşadıkları yer Galata  Mevlevihane’sinde geçtiğimiz pazartesi günü iftar davetine katıldım.

Dış dünyadan farklı olduğu Galata Mevlevihanesi Müzesi bahçe kapısından girmek beni inanılmaz etkiledi.  I. Bayezid (1447 – 1512) döneminde 1491 yılında Şeyhi Divane (Semaî) Mehmed (Çelebi) Dede tarafından İskender Paşa’nın Galata’daki arazisi üzerinde kurulan İstanbul’un ilk Mevlevihanesi ve Osmanlı eserlerinin en önemlileri arasında gösteriliyor.  İftar öncesi Anadolu Kültür Tarihçisi ve Türkolog Ali Canip Olgunlu tasavvuf sohbetine tasavvufa dair unutulmayacak bilgiler ögrendim. Semazenlerin gösteri alanı, dervişlerin çile doldurdukları karanlık oda, mevlevilik ve sanatın iç içe olduğunu gösteren ebru, katı, hat sanatlarının gerçekleştirildiği bölümler, dervişlerin kıyafetlerinin ve her bir öğesinin farklı anlam taşıdığını gösteren kısım, Mevlana’nın eserlerinin orijinallerinin sergilendiği bölümler sizi bu dünyadan ve günümüzden alıp o günlerin mistik ortamı bambaska atmosfer.

Sohbetin ardından Mevlevihane’nin maneviyatına uygun olarak Mevlana Eğitim ve Kültür Derneğine bağlı semazenler yedi bölümden oluşan sema gösterisini icra etti.

TÜRKİYE’DE EN ÖNEMLİ MEVLEVİHANELERİ 

Türkiye’de en önemli mevlevihanenin Konya’daki olduğu düşünülse de Ankara, Antalya, Bursa, Çanakkale, Çankırı, Çorum, Edirne, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Manisa, Kayseri, Karaman, Kastamonu, Kilis, Kütahya, Muğla, Niğde, Şanlıurfa ve Tokat gibi birçok yerde Mevlevihane bulunmaktadır. Bunlardan bazıları müzeye dönüştürülmüştür, bazıları cami olarak kullanılmaktadır, bazıları ise hala mevlevihane görevindedir.

Barış Erdoğdu ve Yusuf Çavdar’ın yatırımıyla; mimarisi, ekibi, yöneticileri, menüsü, lezzetleri, eğlence anlayışı kazandıran Mitte, 2015 yılında açılan  bu anlamda restoran ve butik gece kulübü. Yeni sezonu mekanın mimarı Sami Savatlı’nın ilham veren tasarım anlayışı ile karşılamış. Şehrin tarihi ve kültürel dokusunu yaşamak için ideal yer Karaköy’de gözde mekan “Mitte”, 2019 kış sezonunda menü ve dekorasyonunda önemli değişiklikler yapmış. Mitte Karaköy, Fine dining kodlarında restoranı ile oldukça iddialı olacak gibi duruyor.

Uzakdoğu ve Hint mutfaklarının en seçkin tatlarını sunan  Yeni Mitte’nin , yeni menüsu İrem Esen ve mutfak ekibinin bir yıl boyunca yurt dışında, Uzak Doğu restoranlarındaki deneyimleri ve şef eğitimlerinin sonucunda oluşturulmuş.  Yıl boyunca önemli yerli ve yabancı DJ’lere ev sahipliği yapan gece kulübünün güncel DJ programını instagram sayfasından takip edebilirsiniz. Salı günlerine özel sınırsız “Sushi Tuesday” ise, akşam servisinde sushi severler için güzel bir fırsat.

Screenshot_3

Denediğiniz de asla vazgeçemiyeceğiniz sosyal medyada paylaşılma rekoru kıran bu fotograftaki önerimiz aklınıza pek yatmadı mı?
Portakal kabugunda kahve pişirme yöntemi aklınıza yatmadıysa, para şeklinde olan bitter ve sütlü çikolata’yı Portakal kabuğunda eritmek ‘Daha önce duyulmayan bir tat’ olduğunu söyleyen herkesin favorisi olmaya aday.

 

 

 

Günler öncesinden biletleri tükenen #istanbulcoffeefestival persembe gününden bu yana kahve severlerle Haydarpaşa Garı’nda,  buluşmaya devam ediyor. Haydarpaşa, ‘ne oldu canım gara?’ sorusunu sordutacak kadar keyifli atmosfer içinde kahve tutkunu olan herkes çılgınlar gibi titreyene kadar kahve içiyor, deniyor, üçüncü dalga tekniklerini öğreniyor.

İstanbul’un buram buram kahve koktugu bugünlerde organizasyonda izdiham durumu, çılgınlar gibi sıra bekleme halleri yok.  Pazar akşamı son bulacak festivale giderseniz eger Nescafe Dolce Gusto’nun standında olan dünyaca ünlü barista ‘Michael Breach’e mutlaka Latte portrenizi cizdirin. 

IMG_5665

IMG_5666

IMG_5669

IMG_5670

IMG_5671

IMG_5672

IMG_5675

IMG_5677

IMG_5681

Şehirli Bohem ‘Koton’un sonbahar – kış lansmanı dün ‘Glamorous Bohemia’ (Göz alıcı Bohem) teması ile Muzede Changa’da gerçekleşti.

Timeless, Parisian 60’s ve 70’s Bohemia adında üç farklı konseptte hazırlanan Koton Kadın 2015 – 2016 Sonbahar – Kış Koleksiyonu, moda tutkunlarını yaratıcı, özgür ve göz alıcı bir şıklığa yepyeni bir yorum katıyor. Ayrıca , bir önceki koleksiyonu aratmayan çocuk dostu markanın yeni sezonda hakim olduğu soft renkler, modern kesimlerin minik hanımlara ve beylere de  çok yakışacağını düşünüyoruz.


Screenshot_1 Screenshot_2 Screenshot_3 Screenshot_4

Hazırgiyim sektörünün en önemli oyuncularından biri olan Koton, ‘makyaj’ yapmaya artık hazır. Geçen yıl oje ve parfüm üretimi, ardından da vücut bakım ürünleri üretimine girerek kozmetik dünyasına adım atan Koton, 120 mağazasında ‘Koton Beauty’ markası altında ‘make up’ (makyaj)  ürünlerini de satışa çıkarttı.

Kapatıcı, BB krem, aydınlatıcı gibi yüz ürünlerinin yanı sıra fardan maskaraya, rujdan ojeye ve parfüme kadar geniş ürün yelpazesi bulunuyor. Farların pigmentasyonları ve likit highlighter,  koton markası severleri şaşırtacağa benziyor. Markanın hedefi ise, yaptığı yeniliklerle alışılagelmiş markaları geride bırakıp,  çıkartığı ‘renkli ürünler’le  rekabeti kızıştırmak.

Avrupa’nın sokak lezzetlerinden bilinen ‘krep’in bizde bilinen adıyla ‘akıtma’nın butik hali artık istanbul’da.

Bağdat Caddesi Noter sokak’da küçük tatlı bir molası keşfettiğim Crepe Escape’  yurtdışındaki cafe kültüründen esinlenerek tasarlanmış.   Crepe Escape’in detaylı şekilde incelemek isteyeceğiniz menusunde  12 tatlı 12 de tuzlu krep bulunuyor. Glutensiz kreplerden seçebileceğiniz gibi menüdeki normal olan 12 çeşitten birini isterseniz glutensiz krep ile de hazırlayabiliyorlar.  Mekanın  pazar günlerı için sunduğu Amerikan kahvaltısı ise dostlarıyla bir araya gelmek isteyen lezzet tutkunları için vazgeçilmez bir seçim.

 

Screenshot_5

Pötikare, fırfır, timsah derisi, yılan benzeri desenler, funky ayakkabılar ve büyük çiçek küpelerle
, eski zamanları hatırlatarak ‘Miu Miu sonbahar 2015’  görücüye çıkartı.

Prada’nın kardeş markası  Miu Miu, koleksiyonunda 80’lerin dokusu, her parçada görülebiliyor.  “Kişisel Gerçeklik” adını verdiği kapmanyanın yaratıcısı ise Steven Meisel,  New York City sokaklarında reklam çekimlerini gerçekleştirdi.

Sokak çekimi gibi görünen fotoğraflarının arka planında ciddi bir uğraş olmasından bahsetmiyoruz bile.  Biz beğendik, bakalım siz de beğenecek misiniz?

4IMG_976422-1050x587